Turkish | English | |||
---|---|---|---|---|
General | ||||
General | kesin olarak bilmek | know for certain v. | ||
I don't know for certain yet. Henüz kesin olarak bilmiyorum. More Sentences |
||||
General | kesin olarak bilmek | know for sure v. | ||
No one knows for sure what makes these nerve cells break down. Kimse bu sinir hücrelerini neyin parçaladığını kesin olarak bilmiyor. More Sentences |
||||
Colloquial | ||||
Colloquial | kesin olarak bilmek | be certain v. |
Turkish | English | |
---|---|---|
Colloquial | ||
Colloquial | (bir şeyi) kesin/tam olarak bilmek | be certain of (something) v. |
Colloquial | (bir şeyin olacağını/olduğunu) kesin olarak bilmek | be certain that (something will happen or is the case) v. |